FETULLAH GÜLEN DOSYASI /// ESKİ EMNİYET MÜDÜRÜ HANEFİ AVCI : Vatanını seven Başbakan’a destek ve rsin

Gülen cemaatiyle ilgili fiilleri nedeniyle Devrimci Karargah Örgütü’ne üye olmakla suçlanarak cezaevine konulan Emniyet eski Müdürü Hanefi Avcı, Silivri Cezaevi’nde Sevilay Yükselir’e konuştu.

Aralık operasyonlarının perde arkasını değerlendiren Avcı yaşananları şu sözlerle anlattı: Eskiden dindarları fişliyorlar diye onlara kucak açtım. İşinden gücünden başka bir şey düşünmeyen insanların görevlerini başka amaçlar için kullanacakları aklıma gelmezdi. Devlet içinde bir devlet kurmaya çalışan bir örgütle karşı karşıya olduğumuzu anladım ve ‘eyvah’ dedim; Biz kimlere el vermişiz? Kimlerin önünü açmışız!

BU İŞİN ŞAKASI YOK

‘Emniyette Ergenekon yapılanması yok dedi’ diye Mustafa Gülcü’nün fişini çektiler… Hükümet fotoğrafı net olarak gördü artık. Şu anda herkes, iktidarı muhalefeti, Türk’ü Kürt’ü dindarı dinsizi… Bu ülkeye aidiyet duygusu hisseden herkes Tayyip Erdoğan’ın yanında tavır almak zorundadır. Bu bir fırsattır ve bu fırsat değerlendirilmelidir. Balyoz ve Ergenekon Davaları’ndan yargılananlar bile şu anda hükümetin yanında tavır alınması gerektiğine inanıyorlar ve muhalefetin tavrına da çok kızıyorlar. Çünkü biz hepimiz onların mağduruyuz. MİT bir şey sevk ediyorsa savcı buna bakamaz. Bu işin şaka kaldırır yanı yok. Bu bir devlet politikasıdır. Ben hükümetin iki adımını destekliyorum. Birincisi 17 Aralık operasyonu üzerine hükümetin başlattığı çalışmalar. İkincisi çözüm süreci. Çözüm süreci bu ülke için çok hayati, çok önemli…

SURİYE DOSYASI : Rusya’dan Esad’a destek

Rus insansız hava araçlarının, Esad güçlerine haber vererek bombalamalara yardımcı olduğu ortaya çıktı

Bütün dünya 22 Ocak’ta başlaması planlanan Cenevre-2 Konferansı’na odaklanmışken, Suriye’de yaşanan iç savaşa dair ilginç bir ayrıntı daha ortaya çıktı. Reuters haber ajansına göre, Rusya, Suriye ordusuna ayrıntılı istihbarat sağlayarak, silahlı muhalif grupların savaş uçakları tarafından vurulmasında birinci derecede rol oynuyor. Haberini askeri ve diplomatik kaynaklara dayandıran Reuters, Rus insansız hava araçlarının Suriye içinde muhalif grupları izlediğini, konumlarını ve hareketlerini Suriye ordusuna bildirerek onlara hava saldırısı düzenlenmesini sağladığını kaydetti.

Rusya’nın ayrıca son derece gelişmiş elektronik aksam ve diğer askeri ekipmanla Beşar Esad rejimini desteklediğini belirten ajans, askeri işbirliğinin özellikle geçtiğimiz yılın son aylarından itibaren yoğunlaştığını vurguladı. Bu arada Esad güçleri, Dera kentinin Tarık El-Sad bölgesine Rus yapımı savaş uçakları ile hava saldırısı düzenledi. 7 sivil olay yerinde hayatını kaybederken, yaralanan 10 kişi hastaneye kaldırıldı.

MUHALİFLER KARAR VERECEK

Öte yandan, Suriye Ulusal Koalisyonu, Cenevre-2 Konferansı’na katılım konusunu görüşmek için dün İstanbul’da bir araya geldi. Bugün de devam etmesi beklenen toplantının sonunda konferansa katılıp katılmama kararı için oylama yapılacağı açıklandı. Koalisyon içinde Suudi Arabistan ve Katar’a bağlı hareket eden ekiplerin kıyasıya bir mücadele içinde olduğu belirtiliyor.

ERGENEKON DAVASI : Sanatçılardan Feyzioğlu’na destek

Ergenekon ve Balyoz Davası’nda yeniden yargılama tartışmalarını sanatçılara sorduk. Uzun tutukluluk sürelerini mahkumiyete dönüştürüldüğünü vurgulayan Müjdat Gezen, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun önerisine destek verdi. Suzan Aksoy’da, "Eğer samimilerse önce ölüme terkedilen Profesör Doktor Fatih Hilmioğlu ve Emekli Tuğamiral Levent Ersöz’ü tahliye edilsin" dedi.

Sanatçılar, Türkiye’nin aydınları, uzun tutukluluk sürelerine tepki gösterdi.

Müjdat Gezen ve Suzan Aksoy. Yılların usta oyuncuları cezaevlerindeki yurtseverlerin tahliyesini istedi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun Ergenekon ve Balyoz Davaları için ortaya koyduğu çözüm önerisinin arkasında durdular.

Müjdat Gezen, İzmir’deki Askeri Casusluk Davası’ndaki hukuksuzluklara dikkat çekti.

Suzan Aksoy ise Silivri’de ölüme terkedilen Profesör Doktor Fatih Hilmioğlu ve Emekli Tuğamiral Levent Ersöz’ün biran önce tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.

ulusalkanal.com.tr

İRAN DOSYASI : IRAK’TAKİ SÜNNİ BÖLGELERE YÖNELİK SALDIRILARA İRAN GÜÇLERİNDEN DESTEK

İRAN ANALİZ / Ahvaz Kurtuluşu Arap Cephesi kaynaklarının aktardığı bilgilere göre Nuri el-Maliki’nin Sünni bölgelerine yönelik başlattığı geniş çaplı saldırılara destek vermek için İran içinden silahlı güçler de Irak topraklarına girdi. İran içindeki kaynaklara dayandırılan haberde İranlı güçler 8 Ocak 2014 tarihinde Irak’ın Meysan eyaletini kullanarak ülkeye giriş yaptı.

8 Ocak 2014, Çarşamba gece 03.00 sularında Meysan eyaleti üzerinden İran askerlerini taşıyan 12 araçlık bir konvoy Irak’a girdi. İşgal altındaki Ahvaz’ın el-Besiteyn şehriyle ortak sınır kapısı olan eş-Şeyb bölgesini kullanan bu güçlerin Şii Nuri Maliki’nin Sünni bölgelere yönelik saldırılarına destek vermek amacıyla geldikleri kaydedildi. Sivil giyimli bu askerlerin sözde dini mekanlar ziyarete gelen sivil halk gibi tanıtılması, bu yönde hareket edilmesine rağmen Meysan eyaletindeki en üst düzey askeri-güvenlik yetkililerinin bunları karşıladığı yönünde bilgilerin sızdırılması İranlı askerlerin varlığını ortaya çıkardı.

Meysan eyaletindeki radikal Şii SWAT güçleri komutanı, savunma bakanlığından üst düzey subayların bu sivil görünümlü konvoyu karşıladığı, şehre girişine kadar eşlik ettikleri belirtildi. Normal şartlarda çoğunlukla kadınlar, çocuklar, gençler, yaşlılar ve sivillerden oluşan bu tür dini mekanları ziyarete gelen on binlerce konvoydan tek birisine dahi koruma, üst düzey askeri yetkililerin karşılama yapmadığı biliniyor.

Basra şehriyle sınır kesişmesi olan el-Muhammere şehrindeki eş-Şelamce bölgesinin çok fazla İran güçlerince kullanılması, buranın fazla göze batması nedeniyle bu sefer diğer hattın kullanıldığına dikkat çekiliyor.

ERGENEKON DAVASI : İşçi Partisi’nden Metin Feyzioğlu’na Destek

İŞÇİ Partisi (İP) Antalya İl Başkanlığı, yeniden yargılanmanın önünü açacak kanun teklifi çözüm önerisiyle gündeme gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na destek verdi.

Kazım Özalp Caddesi’nde toplanarak “Ordu Millet el ele tam bağımsız Türkiye", “Ergenekon yalanı, Amerikan planı" şeklinde slogan atan İP’li 50 kişilik grup “Silivri kapıları açılsın. Doğu Perinçek’e özgürlük" yazılı pankart açtı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın siyasi başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın “Milli Orduya kumpas kurulmuştur" şeklindeki değerlendirmesinin suç duyurusu olarak kabul edilmesini isteyen İşçi Partisi Antalya İl Başkanı Yalçın Armen, özel yörevli mahkemelerin verdiği kararları tanımadıklarını söyledi.

Yeniden yargılanmayı gündeme getiren Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na destek veren Armen, “Bu çözüme göre hem Balyoz davası hem Ergenekon davası ve aynı kapsamdaki tüm davalar normal yargıçlarla yeniden görülmelidir. Tayyip Erdoğan yolsuzlukların kovuşturulması sürecine sürekli müdahale etmektedir. Sayın Feyzioğlu’nun önerdiği çözüm yolsuzluk davalarını da normal mahkemelere teslim edecektir. İzlenmesi gereken en güvenli ve sağlıklı yol budur" diye konuştu.

Yeniden yargılanmanın söz konusu olması durumunda Ergenekon davasında tutuklanarak cezaevine gönderilen İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in de yargılanacağını hatırlatan Armen, “Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu milletin vicdanını rahatlatacak bir mücadeleye önderlik etmektedir. Onunla el ele omuz omuza olmak bağımsız yargı ve özgürlük isteyen herkesin güncel görevidir" dedi.

Grup slogan ve alkışların ardından olaysız dağıldı.

AK PARTİ DOSYASI : İşte T24 yazarı Osman Ulagay’a göre Tayyip Erdoğan’a destek verenlerin 12 gerekçesi

Erdoğan’a destek için 12 gerekçe!

17 Aralık yolsuzluk operasyonuyla başlayan süreçte Başbakan Erdoğan’a verilen desteğin arttığı ileri sürülüyor.

T24 yazarı Osman Ulagay, Başbakan Erdoğan’a verilen desteğin sebebplerini kaleme aldı.

İşte Osman Ulagay’a göre Erdoğan’a destek verenlerin 12 gerekçesi:

Genel gerekçeler

1. Türkiye’nin ve özellikle de laik düzenin geleceğine yönelik asıl büyük tehdit Erdoğan ve AKP iktidarından değil, adeta devlet içinde devlet gibi örgütlenmiş olan Gülen Cemaatinden geliyor. Bu nedenle bugünkü kavgada Erdoğan’ı desteklemek gerekir. Erdoğan seçimle geldi, icraatı beğenilmezse seçimle gider ama devlet içindeki paralel yapılanma temizlenmezse bunun bedelini ödemeye devam ederiz.

2. Erdoğan, son yıllarda gündeme damgasını vuran Ergenekon ve Balyoz gibi davaların yeniden görülmesine olanak verecek yaklaşımlara sıcak baktığı için bu konuda onu desteklemek gerekir.

3. Türkiye, Cemaat tarafından da desteklenen büyük bir dış komployla karşı karşıya bulunuyor. Türkiye’nin yükselmesini çekemeyenlerin tezgâhladığı bu komploya karşı büyük bir mücadele veren Erdoğan’ı desteklemek gerekir.

4.Türkiye ekonomisi Erdoğan döneminde güç kazandı. Şimdi bu başarının devam edebilmesi için yapılan tüm suçlamalara karşın Erdoğan’ı desteklemek gerekir.

5. Türkiye’nin dünyada söz sahibi gelmesinde, Erdoğan’ın cesur çıkışlarının ve dik duruşunun belirleyici etkisi oldu. Şimdi onu sindirmeye kalkışanlara karşı Erdoğan’ı desteklemek gerekir.

6.Erdoğan, İslam dünyasının güçlenerek zaten gerilemekte olan Batı’ya karşı güç kazanması için çaba harcıyor, bu nedenle desteklenmesi gerekir.

7.Kürt sorunun ancak Erdoğan çözebilir, bu nedenle onu desteklemek gerekir.

8.Erdoğan Türkiye’nin demokratikleşmesi ve rejimin sivilleşmesi yolunda önemli adımlar attı, bu nedenle desteklenmesi gerekir.

9. Şu anda Erdoğan’ın yerini alarak Türkiye’yi daha iyi yöneteceği izlenimini veren bir siyasi lider yok ortada. Bu nedenle, tüm hatalarına karşın, Erdoğan’ın desteklenmesi gerekir.

Özel gerekçeler

10.Ben bugün sahip olduğum konunu, mevkii, itibarı, maddi olanakları Erdoğan devrinde ve onun sayesinde elde ettim. Bu nedenle onu sonuna kadar ve her yöntemi kullanarak, “ölümüne” savunmam gerekir.

11. Ben bütün iş planlarımı, bütün yatırımlarımı Erdoğan’ın ve AKP’nin 10 yıl daha iktidarda kalacağı varsayımıyla yaptım. Onların yerine gelecek olanların ne yapacağı konusunda hiçbir fikrim yok. Bu nedenle Erdoğan’ın iktidarda kalması için ona destek vermem gerekir.

12.Ben Erdoğan’ın dünya görüşünü paylaşmasam da onun demokratikleşme ve sivilleşme açılımına destek verdiğim için, düşünce e ve ifade özgürlüğünün sınırlandığı ortamda sözüne itibar edilen fikir adamı olarak kabul gördüm. Erdoğan döneminin sona ermesi birçok bakımdan aleyhime olur. Bu nedenle şimdi yaptıklarını onaylamasam da aslında Erdoğan döneminin devam etmesini istiyorum.

Tek Adam rejimi nereye?

Şöyle çevrenize bir bakın, son günlerde yazılıp söylenenlere bir göz atın, kulak kabartın, yukarda sıraladığım gerekçelerin sıkça tekrarlandığını fark edeceksiniz. Bu gerekçeleri çürütecek pek çok şey söylenebilir kuşkusuz ama bu gerekçeleri kullanarak Erdoğan’ı savunanların kendi açılarından haklı görülebileceği bir ortamda bulunduğumuzu da kabul ekmek zorundayız.

Türkiye’nin dramı işte burada. 11 yılda Erdoğan’a ciddi rakip olacak bir alternatif üretemediğimiz için bir ‘tek adam’ rejimine kilitlenmiş durumdayız. Şimdi yaşanmakta olan süreçte Cemaat faktörünün devletteki gücü kırılırsa ‘tek adam’ rejimi daha da pekişmiş olacak.

‘Tek adam’ rejimi sürerken çoğu kimsenin tavrını buna göre belirlemesi, rejimin sürmesi için gerekçeler üretmesi doğal. Ancak şimdi gelinen noktada Erdoğan’ın karşısında yeni bir sorun var: Erdoğan’ın ve AKP iktidarının “başarı” hikâyesinde önemli katkısı bulunan dış dünyanın, uluslararası finans çevrelerinin Erdoğan’a verdiği desteğin sürmesi çok zor görünüyor. Erdoğan onların Türkiye’ye destek verme gerekçelerini birer birer yok etti, etmeye de devam ediyor. ‘Tek adam’ rejimi belki de kendi sonunu hazırlıyor.

SURİYE DOSYASI : Emekli Amerikalı Tümgeneral Paul E. Vallely Özg ür Suriye Ordusuna Desteğe Gitmiş !

Suriye Sözde Devriminin gün geçtikçe foyası ortaya çıkıyor. Bu sefer sızdırılan fotoğraf ise bu yaz başında Halep’te gerçekleşen olaydan. Amerika emekli Tümgeneral’i Paul E. Vallely ; Halep savaşı devam ederken Özgür Suriye Ordusuna moral ziyareti düzenleyip, taktikler veriyor. Paul E. Vallely emekli olmadan önce Vietnam savaşı ve Afganistan savaşında boy göstererek bir çok masum insanın ölümüne sebebiyet vermişti. Paul E. Vallely kimdir ? ÖĞRENMEK İÇİN TIKLAYIN

İRAN DOSYASI : İRAN DEVRİM MUHAFIZLARI IRAK ENBAR VİLAYETİNE SALDIRIYA DESTEK VERİYOR

İRAN ANALİZ / El-Garbiyye uydu televizyon kanalı Bağdat havalimanındaki bir yetkiliye dayandırdığını iddia ettiği haberinde İran Devrim Muhafızları’nın yurtdışında terör faaliyetleri yapan Kudüs Güçleri mensubu bir askeri birliğin Enbar saldırılarına destek vermek için ülkeye girdiğini yazdı.

Haberde şunlar söylendi: ‘İran Devrim Muhafızları Kudüs Güçlerinden bir grup, Irak 53. Tugayla birlikte Bağdat Uluslararası Havalimanına giriş yaptı.’ Kaynak, bunların Rus tipi termal füzeleri de buraya yerleştirdiğini belirtti. Bu füzelerin Lübnanlı Şii terör örgütü Hizbullah’ın Suriye’de kullandığı aynı füzelerin olduğu ifade edildi. Yine kaynak, Tahran’ın direk ve görünür şekilde Irak’ın El-Enbar bölgesine karşı açılan savaşta Maliki güçlerine destek verdiği bilgisini paylaştı.

Iraklı uydu kanalının haberine göre Felluce’deki aşiret güçleri bazı İranlı askerlere ait pasaportları ele geçirdi ve bunların videoları da izleyiciler ile paylaşıldı. Şehre yönelik saldırı düzenleyen Maliki güçlerinin bulunduğu konvoyda yer alan bu İranlı rejim güçlerinin öldürüldüğü, pasaportlarının da aşiret güçlerince kameralar önünde dünyaya servis edildiği haberine yer verildi.

Felluce’de Maliki’nin askeri konvoyunun 8 araçtan oluştuğu, aşiret güçlerinin şiddetli direnişi üzerine geri çekilmek zorunda kaldığı, bazı araçların ve askerlerin yok edildiği bildirildi. Yine aşiretlere bağlı silahlı grupların uluslararası havalimanının da kontrolünü ele geçirdiği, Felluce veya Ramadi’ye girmeye çalışan Maliki güçlerine izin vermeyerek, operasyonlar düzenledikleri bilgisi paylaşıldı.

Öte yandan aşiret güçleri sözcüsü Sky News adlı kanala verdiği demecinde Fellucede Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) militanlarının bulunduğu veya burasının onlar tarafından kontrol edildiği yönündeki haberlerin söylenti ve iddialardan ibaret olduğunu vurguladı. Sözcü, ‘Bu tür söylentileri yaymanın amacı sözde IŞİD’in Felluce’yi kontrol ettiği yalanını yayarak Irak ve uluslararası kamuoyunun dikkatini buraya çekmek, provokasyon yaparak Maliki rejimine istediği kozları vermek. İddiaları Maliki medyası ve işbirlikçi tarafların yaptığını biliyoruz. İddiaların aksine şehrimizi ve bölgeyi buradaki silahlı devrimci aşiret güçleri kontrol etmektedir. Ne Kaide ne Maliki milisleri değil’ şeklinde konuştu.

İRAN DOSYASI : AYETULLAH AHMET HATEMİ’DEN MALİKİ KATLİAMINA DESTEK

İRAN ANALİZ / Radikal Şii din adamları, devlet yetkilileri ve şahsiyetleri bünyesinde barındıran Uzmanlar Meclisi sözcü yardımcısı Ayetullah Ali Hatemi Irak halkına karşı katliam işleyen Şii Nuri el-Maliki’yi destekleyen bir konuşma yaptı. Milyonlarca Iraklının katılımıyla gerçekleştirilen barışçıl gösterileri kanlı şekilde bastırmaya çalışan, Sünnileri terörist, tekfirci ve Kaide diyerek hedef gösteren Maliki rejimine destek veren Hatemi aynı minvalde suçlamalarda bulundu.

Fanatik Şii din adamı ve İran’ın en etkin kurumlarından Uzmanlar Meclisi sözcü yardımcısı Ayetullah Ahmet Hatemi konuşmasında Maliki hükümetini destekleyerek şunları söyledi: ‘Bizler Irak hükümetine Allah sizinledir diyoruz. Çünkü sizler teröristlere karşı savaşıyorsunuz. Bizler Irak’ta barışı tesis etmek için hükümete onları paramparça etme çağrısında bulunuyoruz. Yoksa onlar ( Enbar ve diğer bölgelerdeki milyonlarca Sünni’yi kast ediyor) varolduğu müddetçe Irak hiçbir zaman barışı görmeyecektir. Tüm bunların kökleri ise Amerika’da yatmaktadır. Bizler sadece laf ebeliği yapmıyoruz. Amerika İslam dünyasının güvensiz olmasını istiyor, Suudi Arabistan’da bu komplonun yürütülmesinde Amerikan uşağı!’

Hatemi birçok defa Şii cemaatine seslendiği hutbelerinde Nusayri Esed rejimini sonuna kadar savunmuş, Suriye halkına karşı savaşan Esed’i kutsayarak onun yanında tüm Şiilerin yer alması gerektiğini söylemişti.

ERGENEKON DAVASI : Mustafa Balbay’dan Metin Feyzioğlu’na destek

Mustafa Balbay, ‘Feyzioğlu’nun girişimi sadece cezaevindekileri değil, hukuku da kurtaracak’ dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasından sonra kabul edilen geçici 2’nci maddenin kaldırılmasını talep etmesini destekleyerek, Feyzioğlu’nun bu girişiminin sadece cezaevindekileri değil, hukuku da kurtaracağını söyledi.

Çeşitli programlara katılmak üzere Eskişehir’e gelen Balbay, görüşmelerle başlayan sürecin çok önemli olduğunu ifade ederek, Türkiye’de parlamenter sistemin yasama, yürütme ve yargı üzerine oturduğunu ve Feyzioğlu’nun bu ayaklardan birini temsil ettiğini belirtti. Metin Feyzioğlu’nun girişimini önemsediğini kaydeden Balbay, ‘‘Bu girişimin hem devlet hem de toplum katında kabul görmesini de çözümün başlangıcı olarak görüyorum. Feyzioğlu’nun girişimi sadece cezaevindekileri değil, hukuku da kurtaracak. Hukuku da tutukluluktan kurtaracak. Cezaevindeki insanlar derken sadece Ergenekon’u kast etmiyorum. Ergenekon, Balyoz, KCK, Gezi davasında tutuklu yargılanan gençler, askeri casusluk; bunlar kamu vicdanında kabul görmeyen davalar oldular’’ dedi.

‘‘FİLİSTİN ASKISININ 10 KATI MAHKEME SALONLARINDA YAŞANIYOR’’

3 bin saat boyunca hakim karşısında kaldığı süreçten de bahseden Balbay, Türkiye’deki mahkeme salonlarında Filistin askısı yaşandığını öne sürdü. Balbay, ‘‘Bu yargılama değil, işkence. Türkiye’de karakolda işkence kalktı, Filistin askısı kalktı diyorlar. Filistin askısının on katı mahkeme salonlarında yaşanıyor. Bir gizli tanık çıkıyor, sizinle ilgili her şeyi söylüyor ve sizin itiraz etmeniz yasak. Böyle bir yargılama sistemi var Türkiye’de. Metin Feyzioğlu’nun önerisi temelde yasaları yeniden düzenlemek. Bu çok temel bir şey çünkü yasanın ucu açık olunca herkes istediği gibi uygulama yapıyor. Şu anda Diyarbakır’da ayrı, Ankara’da ayrı, İstanbul’da ayrı, İzmir’de ayrı mahkeme var havası var. Böyle bir şey olabilir mi?’’ şeklinde konuştu.

‘‘ENGİN ALAN SERBEST BIRAKILSIN’’

Balbay, Türkiye’de şehirlere ve zamana göre farklı bir uygulama olduğunu, hukukun nerede ve hangi gün geçerli olduğunun karıştığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Benim tahliyemin belli bir sürecin başlangıcı olmasını diliyorum. Çünkü cezaevinde milletvekili olarak sadece Engin Alan kaldı. Bence Engin Alan da biran önce tahliye edilmeli. Herkes serbest bırakıldıysa bence biran önce Engin Alan da serbest bırakılmalıdır. Devamında da hem Genelkurmay Başkanı hem de öteki şu anda İşçi Partisi Genel Başkan yöneticisine kadar onlarca kişi içeride. Eskiden şapkadan tavşan çıkardı, şimdi şapkadan terör örgütü çıkıyor. Ben son dönemde 17 Aralık’ın ‘hemen herkesin üstüne gittik, herkes suçlu’ mantığı bırakılmalı. ‘Biz zamanında çok çektik şimdi onlar çeksin’ bu kimseye bir şey getirmeyecek.’’